Şimdi ağlıyordur Eretna …..
Şimdi ağlıyordur eretna diye bildiğin nehir
Kan bile kusuyordur sıkılganlığıyla
Ama nasıl oldu diyeceksin küçük kız
Oradan geçti genç bir yoldaş yolunun
Üzerindeki küçük taşlar hatrına
Dünya gibi birleştiriyordu atlası
Peygamber değildi üstelik sadece insandı ..
Ama içmiyordu kan suyunu güne doğana kadar
Ve yeğlemiyordu çarmıhtan putları atasının hatrına
Kızıl bir elma gibiydi gözleri saçlarını kıskandırarak….
Şimdi ağlıyordu eretna diye bildiğin nehir
Kızgın kısrakları çağırıyordu içindeki
Leş kokan timsahları bilerek …
İçiyor ve üzülmüyordu vardiya amirleri kanımı
Gülüyor ve püskürüyordu yalancı bir özdeyişle ..
Köleliğimi bilerek ve de cesaretle
Spartaküs değildik oysa ki sakin bir söyleşide bile geçemezdi adımız .. ne şairdik ne devrimdik ne de çile küspe gibi büzülmüş gözlerinde …
Genç bir kızı bile heyecanlandıramıyordu adlarımız …..
Ölemiyorduk ne mutlu ölemiyorduk ve bir çuval kömürede satmıyorduk benliklerimizi henüz..
Eretna diye bir nehir vardı küçük kız bölünmeyenleri bölen ve her şeyi paylaştıran eksiksiz….
İzniyle akıyordu ama o değildi
Sadece çarıklı bir yoldaştı ülkesini seven
Ve tanışmamıştı bütünleri parmaklıkları görene dek elleri ve de henüz ölmemişti karısı onu terk edene kadar onun nice adı vardı buzdan silüetlerde
Sen onu nazım diye bilecektin ve belkide ben onu kan kusan ince bir nehir……………………………
Cengiz gökoğlu………… 2008 aralık………….
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder